Neden Sarsıntılı Geçmişine Rağmen Carnival'a Büyük Bahis Yapıyorum

Daha düşük faiz oranları, patlayan talep ve cazip bir değerleme beni bu kruvaziyer devinin daha yükseğe çıkmaya hazır olduğuna ikna etti.

Carnival'ın birkaç yıl önce tehlikede olduğu zamanı hatırlıyor musun? Pandemi, iş modelini mahvederek yatırımcıları kaçırdı ve hisseleri tüm zamanların en yüksek seviyesinin %56 altında bıraktı. Temel işlerinin geçici olarak durdurulması durumunda bile pazar duyarlılığının sektör liderlerine karşı nasıl bu kadar hızlı dönebildiği gerçekten ilginç.

Bütün yıl boyunca bu kruvazör devinin sıfır gelirden $26 milyar dolara satış yapma yolunda ilerlemesini ilgiyle izledim. Ancak birçok yatırımcı bir şeye odaklanmaya devam ediyor: o devasa borç yığını. Hisse senedi fiyatı, dikkate değer gelir toparlanmasını kutlamak yerine esasen borç endişelerini yansıtıyor.

Ama şimdi atılım yapmam için üç ikna edici neden görüyorum:

Öncelikle, düşen faiz oranları Carnival'ın borç durumu için bir oyun değiştirici. Yönetim bu yıl $7 milyar doları daha iyi oranlarla yeniden finanse etti ve 2026'da vadesi gelecek $350 milyon dolarlık tahvili erken ödedi. Net borç ile ayarlanmış FAVÖK oranı sadece bir çeyrek içinde 4.1'den 3.7'ye düştü. $27 milyar dolarlık borç yükü bir gecede kaybolmayacak, ancak eğilim açıkça iyileşiyor.

İkincisi, tüketici talebi şu anda gerçekten çılgın. Süregelen enflasyona rağmen, insanlar rekor sayılarda kruvaziyerlere akın ediyor. Dolu olma oranı tarihi zirvelerde, 2025 kapasitesinin %93'ü zaten rezerve edilmiş durumda. Şirket, yolcuların geri gelmesini sağlamak için Isla Tropicale ve Star Princess gibi yeni gemiler ve destinasyonlar tanıtmaya devam ediyor.

Sonunda, değerleme sadece gelecek yılın satışlarının 1.6 katı ve kazançların 14 katı ile son derece cazip. Bu kadar potansiyel yukarı yönlü olan bir şirket için bu kadar ucuz olması akıl almaz.

Elbette, burada risk var. Eğer talep birden düşerse ve bu borcu kontrol altına almadan önce olursa, işler çirkinleşebilir. Ancak şirket, yenilik yapmaya devam ederken sorumlu mali yönetim sergiledi. Hisse senedi zaten üç yıl içinde %225 arttı ve daha fazla yükselişin olacağına inanıyorum.

Diğerleri borca odaklanırken, ben en büyük sorununu sistematik olarak çözen, indirimli bir fiyatla işlem gören bir pazar lideri görüyorum. Bazen en kârlı yatırımlar, belirgin endişelerin ötesine bakarak temel iyileşme hikayesini görmek gerektirir.