Federal Rezerv (FED)'in olası faiz indirim tarihine yaklaşırken, uzun vadeli hazine tahvili getirileri yükseliş eğilimi gösteriyor. Bu durum, piyasalarda geniş bir takip et uyandırdı. Son günlerde, finansal analiz kuruluşları tarafından yayımlanan en son piyasa raporuna göre, Federal Rezerv (FED)'in 15 gün sonra ilk faiz indirimini yapması bekleniyor, ancak 30 yıllık ABD hazine tahvili getirisi %5.00 seviyelerine yaklaşmış durumda.
Bu çelişkili fenomen, piyasanın ABD ekonomisinin geleceğine dair karmaşık görüşlerini yansıtıyor. 17 Eylül'de Federal Rezerv (FED) tarafından 25 baz puanlık bir faiz indirimi olasılığı %90'a ulaşsa da, ve piyasa 2025 yılına kadar toplam indirim miktarının 75 baz puana ulaşabileceğini öngörse de, uzun vadeli tahvil faiz oranlarının yükselmesi bu beklentinin tersine gibi görünüyor.
Dikkat çekici olan, 30 yıllık ABD Hazine tahvili getirilerinin %5 seviyesine yükselmiş olmasıdır; bu seviye 2008 finansal krizi dönemine denk gelmektedir. Bu durumun ortaya çıkması, ABD'nin sürekli genişleyen bütçe açığı ile ilgili olabilir. Bildirildiğine göre, ABD hükümeti sadece beş hafta içinde 200 milyar dolardan fazla tahvil ihraç etti; bu hareket, yatırımcıların uzun vadeli tahvillere olan güveninin azalmasına yol açmış olabilir.
Diğer bir takip etme değeri ise 10 yıllık devlet tahvillerinin "vade primi"dir. Bu gösterge, yatırımcıların uzun vadeli tahvillere sahip olma karşılığında talep ettikleri ek getiriyi yansıtır ve şu anda 2014'ten bu yana en yüksek seviyelere yakın. Bu, yatırımcıların ABD devlet tahvillerini uzun vadeli olarak tutma risk algısının yükseldiğini göstermektedir.
Bu arada, Amerika'nın çekirdek enflasyon oranı yeniden %3'ün üzerine çıktı ve bir yükselis trendi gösteriyor. Bu enflasyon verilerindeki değişiklik, Federal Rezerv'in (FED) gelecekteki para politikası kararlarını etkileyebilir.
Bu karmaşık ekonomik göstergelerle karşılaşan yatırımcılar ve politika yapıcılar, gelecekteki piyasa hareketlerini yakından takip etmelidir. Federal Rezerv (FED)'in faiz indirimleri ile enflasyonu kontrol etme arasında bir denge bulup bulamayacağı, önümüzdeki dönemde finansal piyasalarda odak noktası olacaktır.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Federal Rezerv (FED)'in olası faiz indirim tarihine yaklaşırken, uzun vadeli hazine tahvili getirileri yükseliş eğilimi gösteriyor. Bu durum, piyasalarda geniş bir takip et uyandırdı. Son günlerde, finansal analiz kuruluşları tarafından yayımlanan en son piyasa raporuna göre, Federal Rezerv (FED)'in 15 gün sonra ilk faiz indirimini yapması bekleniyor, ancak 30 yıllık ABD hazine tahvili getirisi %5.00 seviyelerine yaklaşmış durumda.
Bu çelişkili fenomen, piyasanın ABD ekonomisinin geleceğine dair karmaşık görüşlerini yansıtıyor. 17 Eylül'de Federal Rezerv (FED) tarafından 25 baz puanlık bir faiz indirimi olasılığı %90'a ulaşsa da, ve piyasa 2025 yılına kadar toplam indirim miktarının 75 baz puana ulaşabileceğini öngörse de, uzun vadeli tahvil faiz oranlarının yükselmesi bu beklentinin tersine gibi görünüyor.
Dikkat çekici olan, 30 yıllık ABD Hazine tahvili getirilerinin %5 seviyesine yükselmiş olmasıdır; bu seviye 2008 finansal krizi dönemine denk gelmektedir. Bu durumun ortaya çıkması, ABD'nin sürekli genişleyen bütçe açığı ile ilgili olabilir. Bildirildiğine göre, ABD hükümeti sadece beş hafta içinde 200 milyar dolardan fazla tahvil ihraç etti; bu hareket, yatırımcıların uzun vadeli tahvillere olan güveninin azalmasına yol açmış olabilir.
Diğer bir takip etme değeri ise 10 yıllık devlet tahvillerinin "vade primi"dir. Bu gösterge, yatırımcıların uzun vadeli tahvillere sahip olma karşılığında talep ettikleri ek getiriyi yansıtır ve şu anda 2014'ten bu yana en yüksek seviyelere yakın. Bu, yatırımcıların ABD devlet tahvillerini uzun vadeli olarak tutma risk algısının yükseldiğini göstermektedir.
Bu arada, Amerika'nın çekirdek enflasyon oranı yeniden %3'ün üzerine çıktı ve bir yükselis trendi gösteriyor. Bu enflasyon verilerindeki değişiklik, Federal Rezerv'in (FED) gelecekteki para politikası kararlarını etkileyebilir.
Bu karmaşık ekonomik göstergelerle karşılaşan yatırımcılar ve politika yapıcılar, gelecekteki piyasa hareketlerini yakından takip etmelidir. Federal Rezerv (FED)'in faiz indirimleri ile enflasyonu kontrol etme arasında bir denge bulup bulamayacağı, önümüzdeki dönemde finansal piyasalarda odak noktası olacaktır.