Son günlerde A hisseleri piyasası bir kez daha bir dönüm noktası yaşadı, işlem hacmi 30 trilyon sınırını aştı. Bu, geçen yıl 8 Ekim'den sonraki ikinci tarihi aşama. Bu olgu yalnızca piyasanın sıcaklığını yansıtmakla kalmıyor, aynı zamanda yatırımcılara yeni düşünceler de getiriyor.

Uzun vadeli değer yatırımcıları için, bu tür piyasa dalgalanmaları yatırım stratejileri üzerinde önemli bir etki yaratmaz. Ancak, bu durum bize dikkat edilmesi gereken bazı içgörüler sunmaktadır.

Öncelikle, bu tekrar pazarın döngüsel doğasını kanıtlıyor. Ayı piyasası dönemlerinde, birçok yatırımcı piyasalara olan güvenini kaybediyor ve likidite kıtlığından endişe ediyor. Ancak gerçekte, ayı piyasasında düşük değerlenmiş kaliteli şirketleri satın almaya devam ettiğiniz sürece, piyasa duygusu iyileştiğinde, sermaye kesinlikle borsa geri akacaktır. Bu noktayı aklımızda tutmalıyız, çünkü gelecekte piyasa kesinlikle ayı piyasası aşamalarından geçecek ve işte bu, pozisyon almak için en iyi zamandır.

İkincisi, mevcut işlem hacmi tarihsel zirveye ulaşmasına rağmen, bu yüksek heyecanın sonsuza kadar süremeceğini de bilmemiz gerekiyor. Gelecekte piyasa kesinlikle işlem hacminin düştüğü bir aşamadan geçecek ve bu belirli bir dalgalanma yaratabilir. Değer yatırımcıları için bu kısa vadeli dalgalanmalar önemli değil, ancak diğer yatırımcılar için şimdi her bir işlem yaparken eskisinden daha temkinli olmaları gerekiyor.

Önemli olan, yatırım kararlarınızı net bir mantık ve derinlemesine analiz temelinde vermenizdir, piyasanın coşkulu duygularından etkilenmemektir. Tarihsel deneyimler bize, birçok yatırımcının genellikle piyasa durakladığında kararsız kaldığını ve piyasa sürekli yükseldiğinde daha kararlı hale geldiğini göstermektedir. Yatırımcılar, endeks 3500 puana ulaştığında ebeveynlerinden para borç alıp yatırım yaparken, 4500 puanda evlerini satıp hisse senedi alımına geçiyor ve sürekli olarak pozisyon maliyetlerini artırıyorlar. Ancak, piyasa bir düzeltme yaşadığında, bu yatırımcılar kolaylıkla genel bir kayıp durumuna düşebilirler.

Güncel piyasa duygularının yükseldiği bu aşamada, sakin ve rasyonel kalmak özellikle önemlidir. Dikkat etmemiz gereken şey, kısa vadeli piyasa hareketleri değil, yatırım sürecinde huzurlu bir zihin yapısını nasıl koruyacağımızdır. Bu, daha akıllıca yatırım kararları almamıza yardımcı olmanın yanı sıra, piyasa dalgalanmalarında iç huzurumuzu korumamıza da yardımcı olur.

Yatırım bir maratondur, başarının anahtarı her kısa vadeli fırsatı yakalamakta değil, doğru zihniyet ve stratejiyi sürekli olarak korumakta yatmaktadır. Bu fırsatlarla dolu ve zorluklarla dolu piyasa ortamında, her piyasa değişikliğini sakin bir zihinle karşılamak için birlikte çalışalım ve uzun vadeli yatırım yolunda istikrarlı bir şekilde ilerleyelim.